Paslanmaz Çelikte Kalite Ve Güven

TÜRKİYE MUTLAKA YERLİ PASLANMAZ ÇELİK ÜRETMELİ

TÜRKİYE MUTLAKA YERLİ PASLANMAZ ÇELİK ÜRETMELİ

“TÜRKİYE MUTLAKA YERLİ PASLANMAZ ÇELİK ÜRETMELİ”
BTP GRUBU VE BATI PASLANMAZ ÇELİK A.Ş YÖNETİM KURULU BAŞKANI NEDİM GÜZELEL:“OTOMOTİVDEN İNŞAATA, GIDADAN MAKİNEYE KADAR ONLARCA SEKTÖRÜN VAZGEÇİLMEZİ OLAN PASLANMAZ ÇELİKTE İTHALAT BAĞIMLILIĞI AZALTILMALI.”
“KAMU OTORİTESİNİN YERLİ PASLANMAZ ÇELİK ÜRETİMİNE ÖZEL SEKTÖREL TEŞVİK MEKANİZMASI GELİŞTİRMESİ GEREKİYOR.”
“TÜRKİYE’NİN YILLIK PASLANMAZ ÇELİK TÜKETİMİ YAKLAŞIK 450-500 BİN TON. ÜLKEMİZİN BU TÜKETİMİN EN AZ YARISINI ÜRETEBİLECEK ALTYAPISI, SERMAYESİ VE İŞGÜCÜ BULUNUYOR.”

Otomotivden inşaata, gıdadan makineye kadar onlarca sektörde vazgeçilmez ürünlerin başında gelen paslanmaz çelikte Türkiye, yüzde yüze yakın oranda ithalata bağımlı konumda bulunuyor.

Yılda yaklaşık 450 bin ilâ 500 bin ton paslanmaz çelik tüketen Türkiye’nin, yerli üretimi canlandırması ile yüz milyonlarca dolar dövizi yurt içinde tutması mümkün olabilecek.

İzmir-Kemalpaşa OSB’de faaliyet gösteren Batı Paslanmaz Çelik A.Ş’nin çatısı altında bulunduğu BTP Grubu’nun Yönetim Kurulu Başkanı Nedim Güzelel, Türkiye’de paslanmaz çelik üretimine özel sektörel teşvik mekanizmasının kurgulanması gerektiğini belirterek, bu alanda bir yerlileşme atağına ihtiyaç duyulduğunu belirtti.

// YILLIK TÜKETİM 450 BİN İLÂ 500 BİN TON ARASINDA

Yerli paslanmaz çelikten üretilen ürünlerin fiyatlarının, ithal ürünlere göre daha rekabetçi olacağına dikkat çeken Güzelel, konut sektöründe paslanmaz çelik kullanımında son yıllarda dikkat çekici bir artış olduğunu belirtti. Paslanmaz çeliklerin özellikle su ve gıda ile temas eden ekipmanlarda vazgeçilmez olduğunu, üretimi sırasında yoğun işgücü ve emek gerektirdiğini sözlerine ekleyen Nedim Güzelel, şu değerlendirmeyi yaptı: “Türkiye’nin yıllık paslanmaz çelik tüketimi yaklaşık 450 bin ilâ 500 bin ton seviyesinde. İç tüketimin, Türk ekonomisinin büyüme hızından daha yüksek bir ivmeye sahip olduğunu da görüyoruz. Ülkemizin bu tüketimin en az yarısını üretebilecek altyapısı, sermayesi ve işgücü bulunuyor. Bu yatırımlar kuşkusuz bilgi, teknoloji ve sermaye yoğun yatırımlar olduğu için, kamu otoritesinin yerli paslanmaz çelik üretimine özel sektörel teşvik sağlaması da gerekiyor. Türkiye’de üreteceğimiz her bir ton paslanmaz çelik, karşılığı olan dövizin yurt içinde yani cebimizde kalması anlamına geliyor.”

// “DEĞER ZİNCİRİNİN HER AŞAMASINDA YER ALALIM”

Türkiye sanayisinin, ithalata yüzde yüze yakın bağımlı olduğu paslanmaz çelikte nihai ürüne ulaşan değer zincirinin her aşamasında yer aldığını anımsatan Güzelel; boru, boru bağlantı elemanları, mutfak ekipmanları, beyaz eşya, makine aksamları gibi yüzlerce ürünün üretiminin yerli üreticiler tarafından yapılabildiğini hatırlattı.

Paslanmaz çeliğin de yerli üretilmesi ile bu değer zincirinin her aşamasında yerli üreticilerin hakim olabileceğine işaret eden BTP Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Nedim Güzelel, şöyle devam etti: “Türk paslanmaz çelik sektöründe üretim yapan bizler, ithal ettiğimiz çeliği her türlü nihai ürüne dönüştürecek ekipmana, beceriye, kadrolara sahibiz. Hammaddemizi de yerli üretirsek, ithal ürünlere göre yurt içindeki sanayicilerimize çok daha rekabetçi şartlarda ürün tedariği sağlayabileceğiz. Paslanmaz çeliğin temel hammaddesi olan ferrokrom ve nikelde yerli üretimi artırmamız ile yerli paslanmaz çelik üretimi çok daha cazip hale gelecektir. Bu üretim kuşkusuz Türkiye’nin paslanmaz çelikte katma değeri çok daha yüksek olan işlenmiş ürün ihracatına olumlu yansıyacaktır.”